Eski Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, yargıdaki siyasallaşmanın SHP'li Seyfi Oktay'la başladığını ve 28 Şubat'ta kıyıma dönüştüğünü anlatıyor. HSYK'nın 1998'de Genelkurmay'dan gelen liste doğrultusunda 'milliyetçi-muhafazâkar' isimleri budadığını açıklayan Sungurlu, bu çerçevede Sadık Yakut, Faruk Bal, Hakkı Köylü ve Reşat Petek gibi isimleri sıralıyor.

Eski Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, yargı krizinin kökeninde 90'lı yıllardaki iki hadisenin yattığını açıkladı. Sungurlu'ya göre, DYP-SHP hükümetinin SHP'li Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın 'by-pass' yasası, yargıda büyük kırılmaya yol açtı. 28 Şubat ardından kurulan ANAP-DSP-DTP koalisyonunun operasyonu da aynı etkiyi yaptı. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) önüne "Genelkurmay şikâyetçi" denilerek liste konuldu; 'milliyetçi-muhafazakâr' yargı mensupları budandı. HSYK, türbanlı öğrencileri fakülteye almayanlara soruşturma açan Başsavcı Reşat Petek ve Cumhuriyet Savcısı Hakkı Köylü gibi yargı mensuplarını görevden aldı.

ANAP hükümetlerinde dört kez Adalet Bakanlığı koltuğuna oturan Oltan Sungurlu, yargıdaki tartışmaların son yirmibeş yıldaki sürecini değerlendirdi. 90'lı yıllarda SHP'li Seyfi Oktay'ın bakan olmasıyla 'siyaset yargının sırtına binecek' dedirten gelişmeleri yakından gözlemlemiş. Bu noktada, dönemin hükümetinin 'by-pass' yasası ile kutuplaşma trendine girildiğini anlatıyor. Sungurlu, 28 Şubat'ın Anasol-D hükümetinde bakanlık koltuğuna dönmüştü. Kendi ifadesiyle, bu kez 'yargıdaki bölünmüşlüğe' şahit olmuş. 2 bin yeterliği olan aday yerine sadece 60 kişi arasından seçim yapılmasının şaşkınlığını yaşamış. Eski Bakan, 28 Şubat'a rağmen kimseye dokunmadığını söylüyor. 1998'in ortalarında erken seçim kararı alınması üzerine bakanlığı bıraktığında, aralarında şu anda MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal ve AK Parti milletvekili olan Sadık Yakut ile Hakkı Köylü'nün de bulunduğu 20 kişinin görevden alındığına değiniyor. Ardından ekliyor: "Bir bölümü bakanlıkta, bir bölümü adliyede idi. Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu, Kurul'a giriyor, 'Bu arkadaşlar hakkında Genelkurmay'ın şikâyeti var' diyor. Bana bir kurul üyesi söyledi. "

Sungurlu, Hakkı Köylü'ye ayrı paragraf açıyor. PKK'nın ölüm oruçlarında üs seçtiği Erzurum Cezaevi'ndeki başarıları sebebiyle Bursa'ya başsavcı yapılan Köylü, bir konuşmasında eski bakanlara teşekkür etmesinin bedelini ödemiş.

Bugünkü tartışmalara da değinen Oltan Sungurlu'ya göre, anayasa değişikliğinin referanduma gitmesi halinde yüzde 65-70 oranla kabul edilir. Teklifin eleştirilecek ve benimsenecek yönleri bulunduğundan söz ederken, "Bu yargının içinde millet yok. Millet, bu işin içinde olsun. TBMM yüksek yargıya üye seçmeli." önerilerini getiriyor.

SADIK YAKUT: EVET, O BİR OPERASYONDU

Şu anda TBMM Başkan Vekili olan AK Parti Milletvekili Sadık Yakut, o dönem yaşananlarla ilgili olarak,"O bir operasyondu. 28 Şubat'ın etkisiyle, 9 ay önce seçim kararı alınarak Adalet ve İçişleri bakanları değiştirildi. Biz, uygulamalara itiraz etmeseydik görevden alınmazdık." görüşlerini savunuyor. TBMM Adalet Komisyonu Başkan Vekili Hakkı Köylü de "Görev yerimin değişmesiyle ilgili konuşacağımız çok mevzu var ama şu an paylaşmak istemiyorum." diyor.

Dönemin Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu ise kendini şöyle savunuyor: "Bakanlık danışma kurulunu lağvetmenin dışında operasyon anlamına gelecek değişiklik yapmadım. Askerlerden talimat almak tarzım değil. Genelkurmay'ın rahatsız olduğu 20 kişiyi HSYK'ya ilettiğim iddiası doğru değil."

1991'de yapılan yargıya 'by-pass'

SHP'li Bakan Seyfi Oktay, 'by-pass' yasasını gündeme getirdi. Amaç, atamalarda dönemin cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı yetkisiz kılmaktı. Yasa 1992'de kabul edildi ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı Arif Yüksel'in yerine Yusuf Kenan Doğan getirildi. Anayasa Mahkemesi, yasayı iptal ettiğinde bakanlıktaki kadrolaşma tamamlanmıştı. Doğan daha sonra CHP'den milletvekili adayı oldu.

28 Şubat ara dönem operasyonu

1998 yılında Sungurlu'nun yerine bağımsız Hasan Denizkurdu bakan yapıldı. 28 Şubat listeleri tartışılmaya başlandı. Üst düzey bürokratlar görevden alındı. HSYK'nın gündemdeki üyesi Ali Suat Ertosun, aynı gün ceza ve tevkifevleri genel müdürü yapıldı. Yargının dizayn edildiği iddiasıyla gündeme gelen Kent Otel toplantılarının organizatörü, Ergenekon sanığı Engin Aydın da bakanlıkta görevliydi.

Zaman