"Asgari ücretin en az yüzde 50 oranında arttırılması"gerekir
"Bizce yapılması gereken asgari ücretin en az yüzde 50 oranında arttırılması ve 25 bin rakamının üzerine çıkmasıdır"
ESKİŞEHİR (AA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Bizce yapılması gereken asgari ücretin en az yüzde 50 oranında arttırılması ve 25 bin rakamının üzerine çıkmasıdır." dedi.
Destici, Eskişehir Alperen Ocakları İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, bugün enflasyon rakamlarının açıklandığını belirterek, bu veriler ışığında asgari ücret ve en düşük emekli maaşı rakamlarının konuşulduğunu söyledi.
Asgari ücretin kesinlikle yıl sonu gerçekleşecek enflasyon rakamının altında olmaması gerektiğini kaydeden Destici, "Bu yüzde 47,9 ise asgari ücret de en az bunun kadar olacaktır. Hatta bunun üstünde olmalıdır. Aralık ayı enflasyon rakamları da açıklandığı zaman bu yüzde 48'e mi yükselir, 46'ya mı düşer, bunu bilemiyoruz ama yükseleceğini tahmin ediyoruz. Farz edelim ki yıllık ortalama aynı rakamda kaldı. Bizce yapılması gereken asgari ücretin en az yüzde 50 oranında arttırılması ve 25 bin rakamının üzerine çıkmasıdır." diye konuştu.
En düşük emekli maaşlarıyla ilgili olarak enflasyon ne kadar gerçekleşmişse o oranda emeklilere zam yapılması gerektiğini ifade eden Destici, şunları kaydetti:
"Onun dışında bir kere daha altını kalın harflerle çizerek söylüyorum. 2023 yılı temmuzunda emeklilerimiz bir haksızlığa uğradılar. Kök maaş denilerek yasa bu şekilde düzenlenerek 7 bin 500 lira olan en düşük maaş, yine 7 bin 500 lirada kaldı. Şayet o kök maaşa değil de normal emeklinin eline geçen rakam üzerine verilseydi, bugün en düşük emekli rakamı 17 bin lira seviyesinde olması gerekiyor. 2023 yılı temmuz ayından beri 5 bin lira gibi bir hak kayıpları var. Önce bu kayıp 5 bin lira verilmeli. Bunun üzerine de gerçekleşecek olan enflasyon rakamı eklenerek en düşük emekli maaşı 20 bin liranın üzerine çıkarılmalıdır. Bundan gayrısı haksızlığın devamı anlamına gelir."
2021 yılından beri devletin konutlarda tüketilen doğal gazı ve elektriği yüzde 70 oranında sübvanse ettiğini dile getiren Destici, bunun devlete yıllık maliyetinin ise 900 milyar lirayı bulduğunu ifade etti.
Devletin geliri belli bir oranın üzerinde olanların elektrik ve doğal gaz faturalarını sübvanse etmemesi gerektiğini belirten Destici, bu yöntemle elde edilecek yaklaşık 400 milyar liralık tasarrufun düşük maaş alan emekliye, asgari ücretliye ve diğer düşük maaş alan kesimlere aktarılması gerektiğini vurguladı.
- "Suriye toprak bütünlüğünü kendisi koruyamazsa Türkiye kendi üzerine düşeni yapar"
Suriye'nin kendileri için bir ibret vakası olduğuna dikkati çeken Destici, "Bu coğrafyadaki bütün ülkeler bütün ülkeler istisnasız, her an her türlü emperyalist saldırıyla karşı karşıya kalabilirler. Biz şu anda askeri bir saldırıyla karşı karşıya değiliz. 40 yıldır emperyalistler terör örgütleri aracılığıyla Türkiye'ye savaş açmış vaziyetteler." ifadesini kullandı.
Destici, Suriye'deki gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Rusya ve İran destekli soydaşlarına ve din kardeşlerine orada aşırı zulüm yapan Esed rejiminin değişmesini istediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Demokratik bir Suriye istiyoruz. Demokratik bir Suriye'nin yanında elbette ki iç barışını sağlamış bir Suriye istiyoruz. Toprak bütünlüğünü koruyabilirse elbette buna saygı duyarız. Suriye toprak bütünlüğünü kendisi koruyamazsa ya da uluslararası kuruluşlar, Suriye'nin toprak bütünlüğünü koruyamazsa elbette ki Türkiye de kendi üzerine düşeni yapar ve yapmak zorundadır. Ne yapmak zorundadır? Ya da ne yapar Türkiye? Bugüne kadar yapmış olduğu harekatlarla elde ettiği alanlarda varlığını sürdürür. Başta Kobani bölgesi olmak üzere Resulayn'dan Kamışlı'ya kadar bütün o 900 kilometrelik sınır boyumuzda, Türkiye'nin başından itibaren söylediği 30 kilometrelik derinliğe Türkiye girer."
Türkiye'nin bu gelişmeler ışığında Suriye'deki varlığını artırması gerektiğini söyleyen Destici, "900 kilometrelik hattımızın içeriye 30 kilometre derinliğinde tamamen her alana hakim olmalıdır. Bakın şimdi ne duyuyoruz? PKK/PYD güçleri, Amerika hava desteğiyle birlikte Deyrizor'a saldırıyor. Oradaki Esed rejimi muhaliflerine saldırıyor. Rusya bu taraftan kendi limanlarını korumak için Esed rejimine sahip çıkıyor. Elbette ki Türkiye'de kendi çıkarları neyi gerektiriyorsa ona göre hareket edecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Destici, Suriye'de üç önceliklerinin bulunduğunu ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı:
"Birincisi bize yönelen terör tehdidinin ortadan kaldırılmasıdır, PKK/PYD terör örgütü başta olmak üzere. İkincisi, o bölgedeki başta Türkmen varlığı olmak üzere birlikten, beraberlikten Suriye'nin demokratikleşmesinden yana olan Arap'ıyla, Kürt'üyle, diğer masum kesimler vardır. Türkiye'nin ikinci önceliği de budur. Üçüncü önceliği, Suriye'nin emperyalist işgalden kurtarılmasıdır. Demokratik iç barışını sağlamış bir Suriye'dir, Türkiye'nin öncelikleri bunlardır. Bu konuda Türkiye'nin attığı her adımın biz sonuna kadar yanındayız. Türkiye'yle birlikte hareket eden güçlerin de yanındayız."
Basın toplantısında, BBP İl Başkanı Taha Baksan, Alperen Ocakları İl Başkanı Ali Mücahit Destici, Günyüzü Belediye Başkanı Hidayet Özmen ve teşkilat mensupları hazır bulundu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.