Daha önce 'intihar etti' denilen mühendislerin önemli çalışmalar yaptıkları yönündeki haberleri 'spekülasyon' olarak niteleyen ASELSAN, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı'na mühendis Hüseyin Başbilen'in Milli Tank Projesi'nde görev aldığını bildirdi.

ASELSAN'da görev yaparken, 2006 - 2007 yıllarında 6 ay içinde hayatlarını kaybeden 3 mühendisin ölümleriyle ilgili olarak başlatılan soruşturmanın seyrini değiştirecek bir bilgi ortaya çıktı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Veli Dalgalı, ASELSAN'a intihar ettiği ileri sürülen mühendis Hüseyin Başbilen'in kurumda hangi projeler üzerinde çalıştığını sordu. Mühendislerin görev yaptığı projeler ile ilgili çıkan haberleri internet sitesinde 'spekülasyon' olarak nitelendiren ASELSAN, Savcı Dalgalı'nın sorusu üzerine mühendislerin kritik projeler üzerinde çalıştıklarını bildirmek zorunda kaldı. ASELSAN, Başbilen'in Mİlli Tank Projesi'nde görevli olduğunu belirtti.

ÖNCE, SPEKÜLASYON, DEDİ

ASELSAN ve bağlı şirketlerinde görev yaparken şüpheli bir şekilde ölen mühendisler Hüseyin Başbilen, Evrim Yançeken ve Halim Ünem Ünsal'ın savunma sanayii için kritik projeler üzerinde çalıştıkları kesinleşti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yeniden açılan mühendislerin ölümleri ile ilgili dosyada soruşturma savcısının ASELSAN'dan mühendislerin hangi projelerde çalıştığı soruldu. ASELSAN daha önce mühendislerin ölümleri ile ilgili sessiz kalmış, sadece Mayıs 2007 yılında internet sitesinden bir açıklama yapmıştı. 8 maddeden oluşan açıklamada intihar ettikleri ileri sürülen mühendislerin psikolojik tedavi gördükleri belirtilerek olayın intihar olduğunun tahkikatlarla kesinleştiği dile getirilmişti. Açıklamanın sonunda ise "Çalışanlarımızın isimlerinin gerçekle ilgisi bulunmayan spekülasyonlar ile anılmaya başlanması tüm ASELSAN ailesini üzmüş..." denilerek, mühendislerin savunma sanayii için hayati öneme sahip projelerde çalıştıkları şeklindeki haberlerin 'spekülasyon' olduğunu kamuoyuna duyurmuştu.

SONRA, MİLLİ TANK PROJESİ, DEDİ

Savcı Veli Dalgalı tarafından ASELSAN'a intihar ettiği ileri sürülen mühendislerden Hüseyin Başbilen'in ölmeden önce hangi projelerde çalıştığına ilişkin yazısına kurumdan cevap geldi. ASELSAN cevabında Hüseyin Başbilen'in ölmeden önce Milli Tank projesi üzerinde çalıştığını bildirdi. İntihar ettiği ileri sürülen mühendislerin daha önce de F-16 savaş uçaklarının yazılımlarının millileştirilmesi gibi savunma sanayii için hayati öneme sahip elektronik sistemler üzerinde çalıştıkları belirtildi. Başbilen, tank projeleri üzerinde de çalışmaya başladığı sırada Milli Savunma Bakanlığı, Şubat 2006'da, yurt dışından 1000 adet tank alımını kapsayan Yeni Nesil Tank Alımı Projesi'nden vazgeçmişti. Bakanlık bunun yerine ASELSAN ile 'Milli Tank' projesi çalışması başlatmıştı. Başbilen'in de bu çalışmalarda gönüllü yer alarak sinyalizasyon ve sofistike elektrik aksam konusunda projeler geliştirdiği açıklandı.

KAYSERİ'DEKİ UZMAN EKİP İNCELEDİ

Jandarma ve Adli Tıp Kurumu raporlarına ilişkin aile uzman ekiplerden yardım ister. Başbilen'e ait tüm bilgi ve belgeler Kayseri'de uzmanlık alanı kan ve sperm delilleri olan ekibin inceleme raporu da maktulün öldürüldüğünü kuvvetlendirir. Başbilen'in ölümü ile ilgili kesin bir hüküm tesis etmenin mümkün olmadığı belirtilirken, birçok bulgunun öldürüldükleri yönünde olduğu kaydedildi.

MÜHENDİSLERİN ORTAK NOKTASI

ASELSAN da mühendis olarak çalışan Hüseyin Başbilen, uzak mesafede daha etkili olacak Kanas silahı ile F16 uçakları ve milli tank projeleri üzerinde çalışıyordu. 7 Ağustos 2006'da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde bulunmuştu. Ardından 17 Ocak 2007'de mühendis Halim Ünal kafasına isabet eden tek kurşunla ölmüştü. Dokuz gün sonra da Evrim Yançeken, oturduğu binanın altıncı katından düşerek can vermişti. Bu üç ODTÜ'lü genç mühendisin ortak özelliği ise, 'Uçaklar İçin Dost-Düşman Tanıma Sistemi' üzerinde çalışmalarıydı.

AİLESİ AİHM'E GİTTİ

Başbilen ailesinin oğullarının intihar etmediğini belirterek verdiği hukuk mücadelesi de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşındı. Aile, jandarmanın ve adli tıp kurumunun raporları doğrultusunda intihar ettikleri gerekçesiyle dosyayı kapatan savcılığın eksik soruşturma yürüttüğünü düşünüyor. Bu kapsamda AİHM'e başvuran aile, şimdi dosyanın yeniden açılmasının ardından elde edilen bilgi ve belgeleri de AİHM'deki dosyaya ekleyecek.

Yeni Şafak