Arkadaşı olmayın arkadaşça davranın
Hayatın çeşitli alanlarında bireylerin üstlendiği çeşitli sosyal roller ve kimlikler bulunabiliyor.
İşyerinde işçi ya da patron olsanız da evde "evin damadı/gelini" ya da "ana kuzusu" olabiliyorsunuz.
İnsan hayatının en önemli dönüm noktalarından biri olan evliliğin ilk aşamasında erkek ve bayan karı-koca kimliğini üstlenirlerken bir çocuğun dünyaya gelmesi ile bu kimliğe anne ve baba kimliği de eklenir. Dolayısıyla bu kimlikler ile, kişinin statüsüne bağlı olarak beklenen davranışları ve sorumlulukları da değişebiliyor.
Çocuk sahibi olmakla anne ve baba kimliğinden beklenen davranışların başında çocuğunun karnını doyurma, giysilerini temin etme, çocuğunu uyutma, okula gönderme vb. fizikî ihtiyaçlarının karşılanması ilk akla gelenler olsa da en önemli psikolojik ihtiyaçlardan olan "onun dünyasını tanıma"ya çalışmak da anne ve baba tarafından ihmal edilmemelidir. Anne ve babanın çocuğunun dünyasını anlamaya çalışmasından anlaşılması gereken; çocuğun sevinçlerini, hüzünlerini, heyecanlarını, korkularını, kaygılarını bilme ve çocuğun dünyasına girebilme olmalıdır.
Günümüzde bazı ailelerin, "çağdaş aileyiz" tanımlaması ile yaptıkları yanlışlardan biri de anne ve baba kimliğinden sıyrılıp çocukları ile arkadaş olma eğilimine girmektir. Çocuk, arkadaşlığı yaşıtları ile yaşamalı, aile içi roller birbirine karıştırılmamalıdır. Aile içi her birey kendi üzerine düşen rolleri yerine getirmeli; çünkü rollerdeki karmaşıklık aile içi iletişime zarar verecektir. Çocuğa sevgi dolu ve arkadaşça yaklaşımlarda bulunulabilir. Ancak, çocuğun annesi ve babası olduğunuzu, yalnızca bir problem olduğunda değil her zaman hissettirin.
Ebeveynlerin, anne ve baba rolünden değil, otoriter anne baba rolünden sıyrılarak çocuk ne yaşıyor olursa olsun çocuğu dinleyen, sorgulamayan, daha sıcak ve yakın yaklaşım olan arkadaşça yaklaşımı seçmesi, çocuğun kendini ifade etmesini kolaylaştıracaktır. Anne ve baba bu yaklaşımla çocuğun dünyasını anlayacak ve neler yaşadığını öğrenecektir. Böylelikle anne ve babanın, çocuğuna karşı tavır ve davranışları da daha olumlu hale gelecektir.
Çocuğa arkadaşça yaklaşmakla arkadaş olmak aynı şeyler değildir. Aşırı otoriter bir anne-baba olmamak yeterlidir. İletişimde seviye bozulduğu ve ciddiyet kaybolduğunda, çocuk hayat boyu sürecek olumsuzluklar yaşayabilir.
Zaman - Şenol Yiğit