Arınç RTÜK'ü yerden yere vurdu
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nca, “Türk Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması” etkinlikleri kapsamında Marriott Otel’de düzenlenen “Medya, İletişim ve Siyaset” konulu oturuma katıldı
Medyanın 4. güç olduğunun kimse tarafından yadsınamayacağını söyleyen Arınç, “Hani profesör kılıklı bir adam var Türkiye ’de. O 3 gücü saydığı zaman ; benim 3 gücüm kara kuvvetleri, hava kuvvetleri, deniz kuvvetleri diyor” dedi.
Medyanın geçmişten bugüne kadar, siyasetle her zaman birbirine bağlı olduğunu söyleyen Arınç, “Medya patronları, gazeteciler, köşe yazarları bir şekilde siyasi güçlerle sıkı fıkı olmuşlar. Yani kalemlerini siyasi güçlerle birlikte kullanmışlar.” dedi. İnternet Andıcı davasını hatırlatan Arınç, “Hatta sanal alemde bazı internet siteleri kurularak, bu sitelerden yayın yapmak suretiyle hükümeti düşürme amaçlı olduğunu sağır sultan duydu. Son zamanlarda çok kötü örneklerle, hükümetleri düşürmek veya yerine hükümetler getirmek noktasında bir takım çabaların gözlemlendiğini biliyoruz. Siyasette güç sahibi olmayı amaçlayanlar medyaya sipariş vermişlerdir. Medyadan da bunu açık bir sipariş olarak kabul edenler, sadece ücreti belirleme noktasında pazarlık yapmışlardır. Kimin ne yazdığını ve kimin bu gücü ne şekilde kullandığını hepimiz iyi biliyoruz” diye konuştu.
İngiltere eski Başbakanı Tony Blair’in “telekulak skandalı” ile ilgili komisyona ifade verdiğini anımsatan Arınç, şunları söyledi:
“İfadesinden okuyorum. ‘Eğer büyük medya gruplarıyla aranızı bozarsanız, ondan sonra başınıza gelecekler konusunda dikkatli olmanız gerekir. Size insafsızca ve acımasızca saldıracaklardır. Medyayla karşı karşıya gelmek yerine onlarla hep iyi geçinmeyi tercih ettim. İşçi Partisi olarak 1992 seçimlerini medyanın bize şiddetli saldırısı yüzünden kaybetmiştik. Bir siyasi lider olarak medyayı idare etmeye, onunla zıtlaşmamaya karar vermiştim. Korkuyordum, onlardan çekiniyordum.’ Bir İngiltere Başbakanı açılan bir soruşturma ile ilgili olarak komisyona bunları söylüyorsa, bu bir İngiltere gerçeğidir. Türkiye’de iktidarla veya Başbakanla birtakım medya kuruluşları arasında bir türlü durulmayan bir tartışma, bir çatışma ortamı var derseniz, herhalde Türkiye’nin Başbakanı ‘Tony Blair olmak’ istememiş; onlarla iyi geçinmek, uzlaşmak ve anlaşmak yolunu değil; onlarla çatışmak ve tartışmak yolunu seçmiş.Dolayısıyla medya ve siyasetin iç içe olmayacağı bir ortama ihtiyaç var.”
AA’da inanç özgürlüğü dönemi
Anadolu Ajansı Haber Akademesi’nden mezun olan 37 aday için dün ajansın genel müdürlük binasında tören düzenlendi. Törende, akademiyi birincilikle bitiren ve başörtüsü takan Tuğba Özgür Durmaz’a sertifikasını Arınç verdi. 37 aday 1 Temmuz’dan itibaren ajansta muhabir olarak göreve başlayacak.
Hop oturup hop kalkıyoruz
Arınç, RTÜK’ün uyarısı cezası verdiği “Muhteşem Yüzyıl” dizisine değinerek, “Mesela bir tarihi dizinin, mutlaka tarihteki gerçeklere uygun olmasını şahsen istiyorum ama kurulumuz benim bu düşünceme aykırı karar veriyor. Onlar diyor ki ‘Hayır başkan, sen yanlış düşünüyorsun. Bu, bir belgesel değil, bir dizidir. Bunun içine pek çok fantastik işler de karışabilir, aşk da karışır, entrika da karışır, eller cepler birbirine karışır’ diyor. Ben farklı kanaatteyim ama ne yapalım ki kurulumuzun başında profesör olunca bu düşünceleri arkadaşlarımızla görüşüyorlar. Biz hop oturup hop kalkıyoruz ama kurul bize inat ters kararlar vermeye devam ediyor” dedi.
Kaynak: MİLLİYET
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.