Arınç, Uluslararası Anadolu Sağlık Federasyonu'nca (USAF) bir otelde düzenlenen Tıp Bayramı etkinliğinde, sağlıkta atılan devrim niteliğindeki adımlarda halkın desteğinin hep yanlarında olduğunu söyledi.

Etkinliğin, 18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 97. Yıl dönümü sonrasında yapılmasının kutlamalara ayrı bir anlam kazandırdığını ifade eden Arınç, Çanakkale Deniz Zaferi programında Hükümeti temsil ettiğini anımsattı. Nisan ayında Eceabat'ta bir simülasyon merkezinin resmi açılışının yapılacağını bildiren Arınç, merkezle ilgili bilgi verdi.

Her sayfası ayrı bir destan olan Çanakkale'de doktorların ve tıp öğrencilerinin de yerini aldığını dile getiren Arınç, ''Rivayet odur ki tıp öğrencilerinden biri bile geri dönmediği için tıp fakültesi o sene mezun verememiştir'' dedi.

Polatlı'da açılışını yaptığı ''Çanakkale'den Mektuplar'' sergisine de değinen Arınç, mektupların bir kısmının anne, babalara, eşlere, kızlara yazıldığını, aralarında hastaneden yazılan, doktorundan memnuniyetini dile getiren mektuplar da olduğunu belirtti.

Doktorluğun insana en yakın mesleklerden olduğuna işaret eden Arınç, en zor zamanda müdahalede bulunmuş doktorların yıllarca büyük bir saygıyla anıldığını vurguladı.

-''En beğenilen icraat sağlık hizmetleri''-

Girdiği her seçimde oylarını artırarak iktidar olan bir partinin mensubu olduğunu ifade eden Arınç, anketlere göre hükümetin en çok beğenilen icraatının sağlık hizmetleri olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

''Sağlık hizmetlerinden memnuniyet bizi ayakta tutuyor. Yollardan da memnuniyet var, havaalanlarından da var, eğitimden var, barajlardan var, yurt dışı itibarımızın arttığından var ama şampiyon sağlık. Sağlık bizi 10 yıldır ayakta tutuyor. Milletimizin hem duasını alıyoruz hem de milletimizin beğenisini kazanmanın gururunu yaşıyoruz. O yüzden bu hükümetin tek başına yaptığı bir iş değil, bunu başaranlar sizlersiniz. Doktorlarımız, sağlık elemanlarımız, çalışanlarımız. O yüzden rahatlıkla söylemeliyim ki siz hükümete borçlu değilsiniz, asıl borçlu size karşı bizim hükümetimiz.''

Arınç, AK Parti'li bazı milletvekillerinin seçim çalışmalarında gittikleri en ücra köylerde bile halkın sağlık çalışmaları konusundaki memnuniyetiyle karşılaştıklarını söyledi.

Hükümetin 2023 vizyonu doğrultusunda sağlık çalışanı sayısını 1 milyonun üzerine, doktor sayısını 300 binlere çıkarmayı hedeflediklerini belirten Arınç, şöyle konuştu:

''Bunun için çalışmalar yapıyoruz. Doktorlarımızın mali, özlük haklarını daha da güçlendirmek için de çalışmalar yapıyoruz. Her şeyi bir anda çözmek mümkün değil. Emin olun bütçe kanalları içerisinde en fazla sarfiyatımız sağlık alanında. Açığımız olduğunu bile bile yeter ki halkımız memnuniyet duysun diyerek bu açıkları başka yerlerden kapatmaya çalışıyoruz. O yüzden Çanakkale'de fedakarca mücadele eden doktorlarımızdaki azim ve gayret neyse, bugün de doktorlarımız aynı şekilde vatanperver, aynı şekilde fedakar, aynı şekilde feragatlı insanlardır.''

Türk hekimlerinin Afrika ülkelerinde müthiş bir sağlık faaliyeti yürüttüğünü ifade eden Arınç, ''Sadece süpürge tohumu gibi, gıdası o olan insanlara sağlık hizmeti götürüyorlar. Bunlar büyük insanların başarılarıdır. Bundan hepimiz gurur duymalıyız'' dedi.

Bülent Arınç, doktorların toplumda çok saygın yerleri bulunduğunu, kendi mesleklerinin yanında sosyal aktivitelerde, toplumsal faaliyetlerde, siyasette de başarılı olduklarını dile getirdi. Dört kardeş olduklarını, anne ve babasının içlerinden birinin mutlaka doktor olmasını istediğini belirten Arınç, ''Dördümüz muvaffak olamadık ama Allah bana doktor damat nasip etti. Ondan dolayı da iftihar ediyorum'' diye konuştu.

TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Cevdet Erdöl de bir ülkede sağlık hizmeti ve sosyal güvenliğin iyi sunulması gerektiğini söyledi.

Sosyal güvenliği kötü ülkelerde insanların iyi sağlık hizmetine ulaşamadığını ifade eden Erdöl, sağlık sunumu kötü, sosyal güvenliği iyi olan ülkelerin de söz konusu hizmet için diğer ülkelere büyük ödemeler yaptığını vurguladı. Erdöl, Türkiye'nin sağlık ve sosyal güvenlik hizmetlerinin ikisini birden iyi sunan ender ülkelerden olduğunu belirtti.

USAF Başkanı Tuncay Delibaşı ise Tıp Bayramı'nın ilk kez 1. Dünya Savaşı sonunda 14 Mart 1919 günü işgale bir tepki olarak kutlandığını hatırlatarak, federasyonları hakkında bilgi verdi.

Son yıllarda sağlık alanında büyük ilerlemeler kaydedildiğini belirten Delibaş, bazı ülkelerdeki sağlık sorunlarının insanlık dramı boyutunda olduğunu, Türk hekimlerin dünyanın pek çok noktasında bu konuda önemli çalışmalar yaptığını kaydetti.

Fatih Üniversitesi Rektörü ve USAF Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ali Tekalan da sivil toplum kuruluşlarının Türkiye'nin sağlık endekslerinde yükselmesi noktasında harcadığı çabaya işaret ederek, Somali, Haiti, Kuzey Irak gibi dünyanın ihtiyaç duyulan noktalarında yaptıkları sağlık çalışmalarını bir sunumla anlattı.

Konuşmaların ardından, Bülent Arınç'a ve ücra köşelerdeki faaliyetlerinden dolayı bazı derneklerin temsilcilerine plaket verildi.

Etkinliğe katılacağı duyurulan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, programda yer almadı.