Anket sonuçları CHP kanadını korkutuyor
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Haziran sonrası Türkiye için kapkaranlık bir tablo çizdi: "Baskı tabana yayılacak. Önce CHP'lileri, sonra gazetecileri içeri alacaklar"
Milliyet gazetesinden Aslı Aydıntaşbaş'a röportaj veren Kılıçdaroğlu, yeni Danıştay ve Yargıtay yasalarının yürürlüğe girmesiyle önümüzdeki dönem Türkiye'nin nasıl şekilleneceği yolundaki soruya, "Her şey daha kötüleşecek. Bizler için de siz gazeteciler için de. Baskı daha da artacak" diye yanıt verdi.
CHP Genel Başkanı, önümüzdeki süreci kendi cephesinden şöyle yorumladı:
"Cumhurbaşkanı, Danıştay ve Yargıtay yasalarını onayladı. Ben kendisine onaylamaması yolunda çağrı yaptım ama zaten aksini beklemiyordum. Artık yargının siyasallaşması tamamlandı. Danıştay ve Yargıtay ele geçirildikten sonra çekinecekleri bir şey kalmayacak. Baskı tabana yayılacak. Siz gazeteciler için de biz CHP için de durum kötüleşecek"
KÖTÜLEŞME NASIL OLACAK?
Aydıntaşbaş'ın "Kötüleşme" ile neyi kast ettiğini sorması üzerine Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü, "Hükümetin referandumla yaptığı değişiklikleri nasıl kişisel ve siyasi amaçlarla kullandığını gördük. Bundan sonra baskı halk tarafından daha hissedilir hale gelecek. Şu anda sesini yükselten, eleştiren bir tek CHP kaldı. Bizi de susturmaya çalışacaklar. Mesela bazılarımızın dokunulmazlıklarını kaldırıp içeri atmaya çalışabilirler. Sizler de etkileneceksiniz. Önce CHP'lileri, sonra bazı gazetecileri içeri atacaklar. En son sıra halka gelecek. O zaman halk yargıda ne kadar tehlikeli bir iş yapılmış olduğunu anlayacak. ABD ve AB de ne kadar demokrat olduklarını görmüş olacak ama iş işten geçmiş olacak"
TAYYİP ERDOĞAN'I ELEŞTİRMEK ZORLAŞACAK
Kısacası Avrupa Birliği'ne aday Türkiye'de ana muhalefet liderinin güneşli bir haftasonu yaptığı projeksiyon, önce yeni Danıştay ve Yargıtay'ın "ele geçirilmesi", ardından Ak Parti'nin seçimleri kazanması, parlamentoda sivri muhaliflerin dokunulmazlıklarının kaldırılması, aynı hızla CHP'nin üstüne gidilmesi ve medyanın susturulması var.
Kılıçdaroğlu'nun her zamanki sakin üslubuyla anlattığı bu "En Tehlikeli Senaryo," abartılı gözükse de iç politika açısından birkaç anlam içeriyor.
Birincisi, belli ki CHP siyasi mücadelesini önümüzdeki seçimlere değil "uzun vadeye" yaymış durumda. Kılıçdaroğlu'nun yazarlara cevabında "Bu işler kötüleşmeden düzelmez" iması var. Kötüleşmeden kast ettiği ise otokrasiye giden, demokrasiden ödün veren, siyasilerin ve muhaliflerin hapse atıldığı bir Türkiye. CHP'de ancak o zaman Ak Parti oylarının düşeceği beklentisi var.
Kaynak: