CHP Kepez İlçe Kadın Kolları tarafından düzenlenen seminere konuşmacı olarak katılan Serter, siyasetin bir meslek dalı olmadığını, bugün siyasetçilerin kendi çıkarları için siyasete girdiklerini söyledi.

 

Üniversitede hocalık yaparken sahip olduğu güvenilirliği ve saygınlığı siyasetçi olduktan sonra bulamadığını ifade eden Serter, Türkiye'de kendi çıkarları için siyaset yapanların siyaseti lekelediğini ve amacından uzaklaştırdığını belirtti. Serter, idealist olmayanların siyasete girmeye teşebbüs etmemelerini önererek, "Her gün gazetelerde yolsuzluk davaları ile karşımıza çıkan, Türkiye'nin bağımsızlığına gölge düşürecek kararların altına imzalarını atan ya da hukuku yok sayan pek çok kötü siyasetçi örneği yer almaktadır. Biz CHP olarak ideallerimizle yıllardır muhalefette kalmamıza rağmen inandığımız değerler için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi.

 

Kadınların siyasete girmelerine Atatürk tarafından hak tanındığını, CHP'de siyasetin kadın için en temel hak olduğunu vurgulayan Serter, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"AK Parti bizden iyi. Şimdi kadınları ön sıralara oturtuyorlar. Bizim gibi herhangi bir toplantıda kadınları itip, kakıp, omuz vurup ayaklarına basıp geri itmiyorlar. Mecliste ön sıralara oturtuyorlar. Biraz öz eleştiri yapmamız gerekiyor. Önce iğneyi kendimize batıracağız. Ben yıllardır her iki genel başkanıma 'Ben sizin olduğunuz toplantılara, ziyaretlere, çelenk koymalara katılmayacağım' dedim. 'Niye?' dediler. Çünkü başıma gelmedik kalmadı. Ne zaman ki partim kadını kol olmaktan çıkaracak, her türlü düzenlemede kadının cüsse itibariyle daha zayıf olmasından dolayı uğradığı mağduriyeti ortadan kaldıracak işte o zaman ben CHP'yi alkışlarım. Kilo mu alalım? Uzun boylu kadınları mı seçelim? Karete kurslarına mı gidelim? Boks mu öğretelim? Lütfen erkekler şu toplu programlarda kadınları ön sıralarda itilip kakılmadan ezilmeden büzülmeden var olmalarına özen gösterin. Bizi iri yarı kadınların siyaset yapmasına mecbur bırakmayın."

 

Kadın cinayetlerinin hala önlenememesinin sebebinin Türkiye'nin sosyokültürel altyapısıyla ilgili olduğuna işaret eden Serter, Türkiye'nin bazı bölgelerinde kadının insan olarak bile görülmediğini savundu.

 

Serter, AK Parti'nin kadının sosyal, kültürel anlamda dövülmeyeceği, öldürülmeyeceği, eşit değerde bir insan varlığı olduğuna ilişkin bir politika üretmediğini öne sürerek, "AK Parti böyle bir politika üretti mi? Üretmedi. Ne dedi? '3 çocuk', '5 çocuk' diyerek kadını eve hapsetmeye çalıştı. Kadını sadece bir vitrin süsü olarak kullandı ve mecliste kuracağımız kadın erkek eşitliği komisyonunun adını bile değiştirdi. 'Kadın erkek eşit değildir' diyor. Komisyonun adını 'fırsat eşitliği' yaptı ve buna bütün AK Partili kadın milletvekilleri 'Evet' oyu verdi" diye konuştu.