40 STK'dan Suç Duyurusu
Diyarbakır'da 40 sivil toplum kuruluşu, Balyoz darbe planını hazırlayanlar hakkında suç duyurusunda bulundu.
Adliye önünde ellerindeki balyozlarla açıklama yapan sivil toplum kuruluşu temsilcileri, milletin artık kandırılamayacağını söyledi.
"Balyozcu-kafesçi paşalardan hesap sorulmalı", "EMASYA protokolü iptal edilsin" ve "Aldatıcılar sizi 'Allah Allah' ismiyle aldatmasın" pankartları taşıyan grup, darbeci zihniyeti protesto etti.
Adliye Sarayı önünde toplanan grup, üzerinde darbe planlarının adının yazılı olduğu 'Darbeciler halka hesap verecek' pankartını açtı. Elden ele dolaşan balyoz ve üzerinde Çetin Doğan fotoğrafının bulunduğu pankart da dikkat çekti.
Sivil toplum kuruluşları adına açıklamayı yapan Özgür-Der Diyarbakır Şube Başkanı Serdar Bülent Yılmaz, Balyoz planıyla, darbecilerin ne tür canilikleri göze aldığının gözler önüne serildiğini söyledi.
Balyoz planındaki korkunç senaryoların çok da şaşırtıcı olmadığını belirten Yılmaz, "27 Mayıs'tan 12 Mart'a, 12 Eylül'den 28 Şubat'a ve oradan 27 Nisan'a kadar tüm darbe süreçlerini bizzat darbeciler hazırlamışlardır. Maraş katliamından Danıştay saldırısına kadar her türlü karanlık eylem bu amaçla üretilmiştir." dedi.
Diğer planlarda olduğu gibi Balyoz'un da Genelkurmay tarafından 'Allah Allah' nidalarıyla örtülmek istendiğini savunan Yılmaz, şöyle konuştu: "Ancak artık mızrak çuvala sığmamakta, halk hakikati tüm gerçekliğiyle görmektedir. Aynı halk, şu dönemde bir takım çevrelerin ve kişilerin 'sivil dikta' iddialarının vesayet rejimini sürdürmeye matuf çalışmalar olduğunun da farkındadır. Darbecilik insanlık onuruyla bağdaşmayan, bağnaz bir zihniyettir. Darbeler başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve kötü muamelenin, özgürlük ve güvenlik hakkının, basın, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün yüz binlerce insan açısından ihlal edildiği kölelik rejimi oluşturmaya dönük bir girişimdir."
Halkı bölücü, irticacı şeklinde kategorize eden ve kendisine karşı mücadele edilmesi gereken iç düşmanlar olarak gören zihniyetin terk edilmesi gerektiğini vurgulayan Özgür-Der Şube Başkanı, deşifre olmuş birkaç emekli paşanın yargılanmasıyla darbeci anlayışın bitmeyeceğine dikkat çekti.
Öncelikle darbeleri besleyen militarist zihniyetin ortadan kaldırılması gerektiğini anlatan Serdar Bülent Yılmaz, EMAYSA, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ve TSK iç hizmet kanununun 35. maddesi ile MGK kaldırılmadıkça vesayetçi rejimin devam edeceğini kaydetti.
Yılmaz, "Daha genelde ise darbecilerin hazırladığı bir anayasa yürürlükte olduğu müddetçe militarist ideolojinin siyaset ve toplum üzerindeki etkisinin devam edeceği bir gerçektir." dedi.
Çetin Doğan ve darbe seminerine katılan 162 general ve subayın sivil yargıda yargılanması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, halkı cuntacı anlayışa karşı tepki göstermeye çağırdı.
Açıklamanın ardından, hazırlanan suç duyurusu dilekçesi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesi amacıyla Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na verildi.
Dilekçede, emekli Orgeneral Çetin Doğan, İbrahim Fırtına, Süha Tanyeri ve ismi bilinmeyen balyoz darbe planı uygulayıcısı askerlerden şikayetçi olunduğu belirtildi.