27 Mayıs'ın izleri 50 yıl sonra siliniyor. Demokratik açılımla Kürtçe yasakları kaldırılırken, 27 Mayıs'ın ürünü Anayasa Mahkemesi ve HSYK gibi kurumlar demokratik sisteme entegre ediliyor.
27 Mayıs darbesiyle AK Parti iktidarına karşı demokrasi dışı mücadele arasında şaşırtıcı benzerlikler olduğunu söyleyen Yard Doç Dr. Ensar Yılmaz, "DP 50 yıl önce 'Anayasa'nın çiğnendiği ve laiklik karşıtı faaliyetler' gerekçesiyle düşürüldü. 2002'den beri de AK Parti aynı gerekçelerle hedefte" dedi. 27 Mayıs darbesiyle bugün AK Parti iktidarında yürütülen darbe hazırlıkları arasında şaşırtıcı benzerlikler olduğunu söyleyen Yard Doç Dr. Ensar Yılmaz, 50 yıl önce Demokrat Parti'nin 10 yıl iktidarda kaldıktan sonra 'Anayasa'nın çiğnendiği ve laiklik karşıtı faaliyetler' gerekçesiyle darbeyle düşürüldüğünü söyledi. Yılmaz, "Bugün darbe yapmak isteyenlerin planlarını incelediğimizde 2002'den beri iktidarda olan AK Parti'nin hedefte olduğunu görüyoruz. 2 yıl sonra 10. yılı dolacak. Öte yandan Anayasayı çiğnemekle suçlanıyor ve laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu iddia ediliyor. Oysa 1960 darbesini yapanlar Adnan Menderes'e 'çiğniyorsun' dedikleri anayasayı tümden ortadan kaldırdılar. Hiç şüphesiz burada asıl amaç bürokratik egemenliğin iktidarda tutulmasıdır" dedi.

ZANNETMEYİN Kİ ATATÜRK EMRETTİ

Bazı il ilçe köy ve bucak isimlerinin Türkçeleştirilmesinin 1960 yılında gerçekleştiğini söyleyen Yrd. Doç Dr. Ramazan Topdemir ise "Hiç kimse sanmasın ki bunları Atatürk emretti. Hayır 1960'lara kadar Türkiye'de asimilasyon bu tarihten sonra yapılanlar kadar olmadı. Darbeyi yapanlar il, ilçe, köy bucak isimlerini Türkçe'ye çevirdi. Doğudaki Kürtlere karşı ciddi bir yıldırma politikası başladı" dedi.